Maltepe Süreyyapaşa Vakfı Davayı Kaybetti.İşte! O Karar...

Dava dosyasından; 

Şikayetçi Taraf, dava dilekçesinde özetle, İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğü’nün 2021/1745 E sayılı dosyasında, Karşı Taraf Süreyya Vakfı ile "01.04.1992 tarihli sözleşme ile İstanbul ili, Kartal ilçesi, Maltepe Mah, pafta 25/1, ada 363, parsel 1 sayılı ve 2848 ada, (eski parsel no 19)  146 parsel sayılı gayrimenkuller üzerinde turizm ticaret ve rekreasyon merkezi ile yeni tesislerin yap-işlet-devret usulü ile yapımı 25 yıl süre ile kiralanması hususunda anlaşıldığını, süreçte kiracılık ilişkisinini devam edegeldiğini,  İstanbul Anadolu 19. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2020/961 E sayılı dosyasından yapılan yargılama neticesinde kira bedelinin değişen durum ve şartlara göre revize edildiğini, yine Vakıf ile yaşanan  anlaşmazlık sebebiyle İstanbul Anadolu 14. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/315 E. Sayılı dosyasından tahliye kararı verildiğini, takibin kesinleşmesine rağmen 1 yıllık süre içinde tahliye talep edilmediğini, tahliye talep edilmediği gibi, 10/02/2024 tarihinde Vakıf Temsilcisi ile yapılan protokol ile taraflar arasındaki borçların yapılandırılması ve ödemenin yapılması anlaşması yapıldığını, bu anlaşmaya göre kendilerince tüm ödemelerin yapıldığını, bu protokole göre kira ödemelerinin yapıldığını, icra emrine dayanak tahliye kararının uygulanamayacağını ileri sürerek tahliyenin durdurulması talebinin reddine dair  17.07.2024 tarihli Müdürlük kararının iptalini ve  tahliyenin durdurulmasını talep ve şikayet etmiştir. 

Süreyya Paşa vakfı adına Başkan Esin Köymen ise savunmasında; Şikayetçinin kötüniyetle hareket ettiğini, kesinleşmiş tahliye kararını bertaraf etmeye çalıştığını, bu süreçte bir çok mahkemeden tedbir kararı almaya çalıştığını, vakfın yetkili organının Belediye Encümeni olduğunu, Borç tasfiye sözleşmesinin kayıtlarında bulunmadığını, bu sözleşmeyi kabul etmediklerini, cevap dilekçesi ekinde sundukları vakıf senedine göre vakfı belediye encümeninin temsil edeceğini, kesinleşmiş mahkeme kararını bertaraf amacı güden aleplerin kabul edilemeyeceğini ileri sürerek şikayetin reddini savunmuştur. 

YAPILAN DELİL VE TAHKİKAT SONUCUNDA

 İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğü’nün 2021/1745 E sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş ve yapılan incelemesinde; Alacaklısının Süreyyapaşa Vakfı, Borçlusunun Park Ticaret Ve Turizm İşletmecilik Anonim Şirketi olduğu, 02/02/2021 tarihinde Adi Kiraya Ve Hasılat Kiralarına ilişkin takip başlatıldığı, Borçlunun takibe itiraz etmesi üzerine, Alacaklı Tarafça itirazın kaldırılması ve temerrüt nedeniyle tahliye talep edildiği, İstanbul Anadolu 14. İcra Mahkemesi 2021/315 E- 2021/529 K sayılı itirazın kaldırılması ve tahliye kararı üzerine 4-5 örnek icra emri düzenlendiği, bu karar karşı tehiri icra talep edilmesi üzerine tahliye yönünden takibin durduğu, kararı istinafen inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesinin 2021/3327 Esas ve 2023/653 Sayılı kararı ile İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine karar verildiği, bu karar karşı tehiri icra talepli temyiz yoluna başvurulduğu ve mehil vesikası alındığı,  Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 2023/3914 Esas ve 2023/4620 Sayılı kararı ile kararın onanmasına karar verilerek tahliye kararının 06/07/2023 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. Yargılama aşamasında Davalı Süreyyapaşa vakfına müzekkere yazılmış ve dava dilekçesi ekinde sunulan borç tasfiye sözleşmesinin vakıf kayıtlarında olup-olmadığı, imzalayan kişinin yetkili kişi olup olmadığı hususunda bilgi ve belge istenmiş, verilen cevapta yetkili organın Maltepe Belediyesi Encümeni olduğu, sorulan belgenin vakıf kayıtlarında bulunmadığı yönünde bilgi verilmiştir. Vakıfbanka müzekkere yazılarak, Davacının sunduğu dekontların ilişkin olduğu Süreyyapaşa Vakfının hesabında giriş-çıkış yönlü hareketler istenmiş ve istenen döneme ilişkin hesap hareketleri gönderilerek dosya arasına alınmıştır. 

Tarafların karşılıklı sundukları ve kabullerinde olan Vakıf Senedi, temel sözleşme olan 01/04/1992 tarihli yap-işlet devret sözleşmesi incelenmiştir. Davacı Tarafın sunduğu 10/02/2024 tarihli bir tarafında davacı Şirket, diğer tarafından Süreyyapaşa Vakfı adına Ali Kılıç'ın imzaladığı ve aralarında şikayet konusu icra dosyası ve tahliye işlemine dayanak yukarıda bahsi geçen İstanbul Anadolu 14. İcra Mahkemesi 2021/315 E- 2021/529 K sayılı dosyalarının da düzenleme kapsamında olduğu, bu sözleşmeye göre, takip dosyalarındaki borçlar yapılandırılarak ödeme takvimine bağlanmış ve protokolün imzası ile birlikte sonuçlanana ve devam eden tahliye kararlarından ve davalarından feragat edileceği düzenlenmiştir. İcra dosyası kapsamında yapılan incelemede dosya borcunun protokol imza tarihinden önce ödendiği görülmektedir. 

GEREKÇE:

 Yapılan yargılama sonunda, tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, Dava memur muamelesini şikayet ve icranın geri bırakılması talebidir. İİK 33. Maddesinde "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun  zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.

 İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re’sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir" şeklinde hüküm bulunmaktadır. 
Yukarıda incelenen safahat gözetildiğinde, davanın icra emrinin tebliğinden sonraki dönemde itfa-imhal talebi mahiyetinde olduğu değerlendirilmiştir. Bu şekilde tanımlanan uyuşmazlıkta İcra Müdürlüğünün kesinleşmiş karara istinaden başlatılan takipte icranın geri bırakılması sebeplerini değerlendirme yetkisi olmadığından İcra Müdürlünün 17.07.2024 tarihli ret işlemi yerindedir. Bu incelemenin İcra Mahkemesince yapılması gerekir. 

Tahliye ilamının kesinleşme tarihinden itibaren makul süre (12. HD genel uygulaması 1 yıl) içinde kararın infazının istenmemesi durumunda aradaki kira sözleşmesinin yenilendiğinin kabulü gerektiği ve yeni bir tahliye kararının gerekli olduğu istikrar kazanmış uygulamadır. Bu anlamda dayanak tahliye kararının  06/07/2023 tarihinde kesinleştiği Tahliye alacaklısının 24/07/2023 tarihinde kesinleşme şerhi ilamı İcra Müdürlüğüne ibraz ederek tahliye talep ettiği, dolayısıyla tahliye kararının infazının makul süre içinde infazı istendiğinden bu yöndeki şikayetin yerinde olmadığı görülmüştür. 
Kira sözleşmesinin değerlendirilmesine; 

icra emrinin tebliğinden sonra ki süreçte yenilendiği iddiasının Bu husustaki talebin dayanağının 10/02/2024 tarihli bir tarafında davacı Şirket, diğer tarafından Süreyyapaşa Vakfı adına Ali Kılıç'ın imzaladığı ve aralarında şikayet konusu icra dosyası ve tahliye işlemine dayanak yukarıda bahsi geçen İstanbul Anadolu 14. İcra Mahkemesi 2021/315 E- 2021/529 K sayılı dosyalarının da düzenleme kapsamında olduğu protokoldür.
 Davalı Taraf Ali Kılıç'ın bu belgeyi imzalamaya yetkili olmadığı ve böyle bir belgenin Vakıf kayıtlarında olmadığı Vakfın temsil organının Maltepe Belediyesi Encümeni olduğu yönünde itiraz etmiştir. 

Vakfın Temsil organının tartışılması:

 Dosya içeriğinde bulunan Vakıf Senedine Vakfın organları, Tesis Müdürü, İdare Meclisi ve Teftiş makamıdır. Maltepe Belediye Başkanı-tesis Müdürü, Maltepe Belediye Encümeni-İdare Meclisi ve Kartal kaymakamı- Teftiş Makamı olarak belirlenmiştir. 10/02/2024 tarihinde Maltepe Belediye Başkanının Ali Kılıç olduğu taraflar arasında tartışmasızdır. Davacı tarafın sunduğu belgeler arasında bulunan ve Ali Kılıç tarafından İstanbul Anadolu 10. İcra Hukuk Mahkemesi 2024/519 E sayılı dosyaya sunulan 29/07/2024 tarihli beyan dilekçesinde 10/02/2024 tarihli protokol üzerindeki imza kabul edilmiş vakıf kayıtlarına işlendiği belirtilmiştir.   
İcra dosyası açılışında ibraz edilen Kartal 6. Noterliği 21/12/2016 tarih ve 32282 yevmiye numaralı vekaletnameyi Süreyyapaşa Vakfı adına tek başına Ali Kılıç düzenlemiş, yine Mahkememize ibraz edilen vekaletnamede Kartal 3. Noterliği 26/05/2024 26/05/2024 tarih ve 11691 yevmiye numaralı vekaletnameyi Süreyyapaşa Vakfı adına tek başına Esin Köymen düzenlemiştir. Celp edilen Süreyyapaşa Vakfının Vakıfbank hesap hareketlerine göre Davacı T.C. İstanbul Anadolu 18. İCRA HUKUK MAHKEMESİ   Esas-Karar No: 2024/461 Esas - 2024/814  Şirketin 10/02/2024 tarihli protokole atıfta bulunarak ödeme yaptığı her yapılan bu ödemlerin Vakıf tarafından kabul edildiği ve gönderilen tutarların kullanıldığı görülmektedir. 

Tüm bu hususlar dikkate alındığında Belediye Başkanının Vakıf Tesis Müdürü sıfatıyla Vakfı temsil yetkisinin bulunduğu ve her iki Belediye Başkanının da aynı şekilde Vakfı Temsil amacıyla hareket ettikleri ve Vakfın temsiline ilişkin uygulamanın devam edegeldiği anlaşılmaktadır. Buna göre kendi düzenlediği vekaletnameye göre açılan davadan ve dava sonucunda verilen kararın sonuçlarından (usul ve esasta paralellik) Vekaletnameyi düzenleyen asılın  vazgeçebileceği- değiştirebileceği kabul edilmedir. Keza dava açarken yetkili görüp, feragat aşamasında yetkili görülmemesi hukuki güvenliği tehdit eder. Yine Davalı Vakıfça kabul etmediklerini beyan ettikleri protokole atıf yapılarak yapılan ödemeleri kabul edip kullanması karşısında protokolden haberdar olmadığı iddiası dinlenebilir bulunmamıştır.  

Tüm bu açıklamalara göre 10/02/2024 tarihli protokollün o dönem Belediye Başkanı olan Ali Kılıç Tarafından imzalandığı ve hukuki sonuç doğuracağı kabul edilmelidir. Vakıf yetkili organında imzalandığı kabul edilen 10/02/2024 tarihli sözleşmeye göre taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklı borçların ne şekilde tasfiye edileceğinin düzenlendiği, İİK 33 maddesine göre itfa ve imhal mahiyetinde olduğu, Vakfın İcra dosyasındaki tahliye talebinden feragat etmesi gerekirken, sözleşmeye dayalı bu edimini yerine getirmediği ve Vakıf Tesis Müdürlünün (Belediye Başkanının) değişmesi akabinde takibe devam etmek istediği, bu tutumun iyiniyetli kabul edilemeyeceği kanaatine varılmakla şikayet bu yönüyle yerinde görülmüş ve icranın geri bırakılması gerektiği değerlendirilerek neticede aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.  
Denilerek  İstinaf yolu açık olmak üzere Park Ticaret lehine karar verdi. Davayı Park Ticaret AŞ. kazandı.